LG’nin Yenilik Denemeleri

Teknolojiye Farklı Bir Bakış

monitor

Geçenlerde Donamhaber’den mesut çevik’in şu videosunu izledikten sonra bu yazıyı kaleme almak fikri geldi.

Videoda özetle LG’nin yeni çıkardığı Wing adlı telefon modelini anlatırken LG’nin, telefon tasarımlarının standartlaştığı bir dünyada modelleri başarısız da olsa yenilikçi yaklaşımları ile muhakkak pazarın içinde yer alması gerektiğini ifade ediyor.

LG gerçekten de bugüne kadar hep yenilikçi tasarımların öncüsü oldu. Akıllı telefonlar söz konusu olduğunda çok başarılı bir G2 modelinden sonra, onun mirasını yiyen bir G3 ve akabinde yiyecek bir miras kalmadığı için başarılı olmayan bir G4… LG bu noktadan sonra farklı bir şeyler yapmak gerektiğini düşündü ve V10 serisi çıktı. Normalde bildirim ikonlarının yer aldığı alana ikinci bir ekran koyarak hem bildirimler için güç tasarrufu sağlanacak hem de tasarımsal anlamda ciddi bir yenilik gelmiş olacaktı.

Sonrasında LG’den yepyeni bir yaklaşım daha gördük ve G5 ile modüler telefon hayatımıza girdi. Telefonun çıkabilen alt kapağına harici batarya, Hi-fi DAC, kamera tutacağı ekleyebiliyor ve telefona zenginlik katıyorduk. G5 teknoloji camiasında büyük ses getirse de herkesin sorduğu ilk soru şu oldu:” Bu modülleri almasına alalım da.. LG bu yapının arkasında duracak mı? G6’da da yine aynı aksesuarlar desteklenecek mi?” Nitekim teknoloji basını bu konuda haklı çıktı ve G6 modüler olmadan piyasaya sürüldü.

Artık G2 modeli kadar başarılı bir model üretmese de LG yenilik / değişiklik sevdasından vazgeçmedi. 2019 yılında telefondan bağımsız kullanılabilen ikinci ekrana sahip G8X modeli ile katlanır telefonlara yeni bir bakış açısı getirdiler. 2020 yılında ise üst üste yerleştirilen ve döndürüldüğünde haç işareti görünümü alan Wing modeli… Hiç kuşkusuz ki firma “aslında şu da olsaydı iyi olurdu” dediğimiz özellikleri hayata geçirmek istiyor. Wing modelinde de belli ki, telefonun yatay kullanımı sırasında işe yarayacak özellikleri entegre etmeyi amaçlamışlar.

Peki tüketiciler gerçekten de akıllı telefon tasarımlarından sıkıldı ve yeni arayışlar için de mi? Sanıyorum ki cevabın Hayır olduğu gün gibi ortada. O zaman başka bir soru daha: Kullanıcılar gerçekten yenilik arıyor da LG’nin sunduğu yenilikleri mi beğenmiyor? Bu sorunun cevabının da hayır olduğunu, Essential Phone ve hatta katlanabilir telefonlar ve hatta ve hatta kıvrık iken dümdüz bir hâl almaya başlayan Samsung telefon ekranlarından anlayabiliriz.

Gelin tasarım ve işlevin aynı anda önemli olduğu otomotiv sektörüne göz atalım. Sizce neden Fransız PSA Group bir alman otomobil markası Opel’i bünyesine katıyor? Veya Alman otomobil devi Volkswagen Çekya markası Skoda’yı. Maddi, teknolojik, İK… her yönden muazzam kaynaklara sahip olan bu firmalar bünyelerine kattıkları bu markaların araçlarını, fikri mülkiyet hakların ihlal etmeden benzer tasarım diliyle üretemezler mi? Volkswagen markasını Skoda markasına kıyasla tanıtmak, satmak daha kolay. Sorunun cevabı tasarım dilini korumakta gizli. Yıllar içinde oluşan marka algısı sağlamlık, kalite gibi faktörlerin yanı sıra tasarım çizgilerini de kapsıyor.

Aslında akıllı telefon kullanıcılarının da beklentisi bundan çok farklı değil. Yıllar içinde çok fazla akıllı telefon tasarımı denendi. Çok büyük ekranlar, Steve Jobs tarafından ısrar edilen 4 inch ekranlar, çentikler, 7 kamera, telefon içine gizlenen ön kamera….. Günün sonunda bütün tasarımlar belli bir kalıba sıkışıp kalıyor. Vakti zamanında Sony’nin, çoğu kişi tarafından gereksiz olduğunu düşündüğü halde, “bu tasarımı seven bir kitle var” denilerek ısrar ettiği omnibalance adını verdikleri kalın çerçeveli ve düz hatlara sahip telefonlar piyasadan çekilmek zorunda kaldı. Yıllar içerisinde tüketicilerin kabullendiği tek tasarım değişikliği kalınlaşan kamera çıkıntısı ve incelen çerçeveler oldu. Çerçevesizlik konseptini en uç noktaya taşıyan ilk telefon Xiaomi mi Mix. görenlerin ağzını açık bırakacak kadar güzel olsa da üst tarafta ahizeye dahi yer bırakmıyordu. Bu sorunu ekranı titreştirerek ses iletme ile çözmeye çalıştılarsa da standart bir ahize kadar verimli olamadığı için Mi MİX 2 modelinde çerçeveleri biraz kalın tutmak zorunda kaldılar.

Bu farklılık arayışlarını iyi okumak gerekir. Tüketici beklentilerini; işlevsellik, estetik ve mobilite eğrilerinin kesiştiği optimal noktada yer alan telefonlar oluşturuyor. Söz gelimi bize tek bir şarjla 3 gün kullanım süresi sunan ama tuğla gibi kalın ve ağır telefon kullanmak istemiyoruz. Mi Mix modelinde olduğu gibi görüşme yapmak istediğimizde gürültü bir ortamda nedeniyle karşı tarafın sesini duyamamak tercih edilen bir deneyim değil.

Peki neden hep standart tasarımlar görmeye başladık? LG gibi birkaç üretici daha çıksa da bizlere değişik alternatifler sunsalar? Buna, mümkün olduğunca fazla satış rakamına ulaşarak kâr etme stratejisinin neden olduğunu söylemek mümkün. Bu strateji her ne kadar satış maliyetlerini aşağı çekse de fazla talep görmeyen ürünlerin de bir süre sonra üretimlerinin durmasına yol açıyor. Beğeni düzeyi en yüksek olan tasarımlar belirleniyor ve firmanın gelecek modellerin oluşmasında temel oluyor. Elbette firmaların izlediği fiyat politikasının da bu durumu etkilediği aşikar. Sadece elektronik sektörü değil, hemen hemen her ürün grubunda radikal değişiklikler şüphe ile karşılanır. Tüketiciler uzun yıllar denenmiş kullanılmış ve büyük oranda kabul görmüş Ürünleri satın almak isterler. Ürün fiyatı düşük ise yenilikleri deneme eğilimi fazla iken yüksek fiyatlı ürünlerde çekince çok daha fazla artmakta. Bundan dolayı üreticilerin piyasaya sundukları yenilikçi ürünlerin fiyatını mümkün mertebe düşük tutmaları gerekiyor ki tüketiciler bu yenilikleri denemek için cesaret bulsun. Aksi halde kendini kanıtlamış ürünler ile parasını daha garanti ürünlere yatırmaya devam edecektir. Diğer yandan düşük satış rakamları nedeniyle kullanıcı kitlesi oluşmadığı için tarih sayfalarına başarısız bir deneme olarak geçiyor bu ürünler.

LG, Wing modeli ile, yine oldukça yenilikçi bir tasarım ile karşımıza çıksa da yukarıda ifade ettiğim hataya düşmüş durumda maalesef. Sunduğu donanım ve fiyat olarak oldukça yanlış seçimler yaptığını söylemek lazım. Bugün piyasadaki en dolu donanım paketi ve performansı sunan iPhone 12 pro veya Samsung S21 ultra fiyatı ile satışa sunulan Wing, orta segment telefon işlemcisi Snapdragon 765 ile karşımıza çıkıyor.

Pazarlama argümanlarından biri olarak “oyun oynarken ikinci ekranın avantajını kullanma”yı seçmiş olduğu halde oyun performansı konusunda en üst düzey oynanışı veremeyecek bir işlemci seçimi pek mantıklı sayılmaz. Diğer yandan zaten bootloop denilen ve sürekli açılma ekranında takılı kalma ile kötü şöhret elde etmiş bir firma. Bunların yanında, ergonomik olarak kullanımın ne gibi sonuçlarının ne olacağının kestirmenin zor olduğu bir cihaz için en üst düzey telefonların fiyatını istemek…

Toparlamak gerekirse: LG, Essential phone, Samsung, oppo…. Yenilikçi tasarımlarının bir teknoloji sever olarak sonuna kadar arkasıdayım. Ama yeniliklerin arkasında duracaklarına tüketicileri ikna etmeleri ve yeni şeylerin elimizde patlamayacağına emin olana kadar bize bunları makul ücret deneme fırsatı vermeleri gerekiyor.

________________________________________

GÜNCELLEME : Bu yazının yayınlandığı tarihten sadece 4 gün sonra LG akıllı telefon pazarından çekildiğini açıkladı. Bu karar, firmanın telefonlarının yeniden kabul görmesi için yeni stratejiler aramaktan vazgeçip teslim bayrağını çektiği anlamına geliyor. (Ve tabi ki yaptığımız değerlendirmelerin de doğruluğınu) Her ne kadar bu, ileriki yıllarda yeni modeller piyasaya sunmayacakları anlamını taşıması da bu kararı alan hiçbir firmanın dönüş yap(a)madığını görüyoruz. Hatta tek başına adı bile çok değerli Nokia markasının bile yeni modelleri ile tüketici nezdinde kabul görmediği ortada. LG aynı zamanda panel üreten de bir firma olduğu için ekranı olan başka bir cihazla, önümüzdeki yıllarda cihaz teknolojilerinde yeni kırılımlar yaşanması halinde yeniden sahne almaması için bir neden de yok.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir